4 Kasım 2015 Çarşamba

Hukuk ta baştan kokar

Hukuk ;
insanoğlunun bir arada medenice yaşamasının temel prensipleridir.
      Hukuk ;
bir zümrenin, imtiyazlı hale gelmiş sınıfların,sırtını devlete dayamış gayri meşru çetelerin ve devletin gayri meşru çocuklarının halk üstünde tahakküm arzusunun bertaraf edilme sistemidir.
      Hukuk ve ceza sistemi bir milletin kültürüne , inanç ve yaşam biçimine göre tanzim edilirken,
Memleketimizde bu iş batı yaşam ve inanç sistemine göre tanzim edilmiştir.
Muğlak ve kıvrak kanunlar ile  mezkur sınıfların imtiyazları korunmuş, suçlu korunur hale getirilmiştir.
Cezai ehliyet sarhoş iseniz belli oranlarda düşürülerek suç oranı sakıt olurken,
Zina edenin ise "Rıza "unsuru ile ceza almaması Şark kültürünün ana dinamiklerini tahrip ediyor .
Bir noktada  müşrik kanun koyucularının etkilenmemesi doğalken,
Bu kültürün dışındaki insanların da bu hukuksuzluğa Rıza göstermesi  doğal olabilirmi ?
"Tavşana kaç tazıya tut" anlayışı bir "Garp kurnazlığı " olarak karşımıza çıkmaktadır...
Suçu sabit olanın modern hukuk !  icabları gereği savunma Hakkı elde etmesi de ayrı bir komedi...
Yargı ve din Cübbelilerinin arasına sıkışmış bir toplum,
Günün şart ve icablarına göre bu murai hukuksuzluk hukukundan  istifade etmektedir..
Meclis'i işgal etmiş 550 yerli ve milli milletvekilleri de bu gidişattan memnun olacak ki "fincancı katırlarını ürkütmemektedirler".
Ebu cehilin hukuk sisteminin yıkılıp,
Muhammed'i yani Qur'ani adalet sisteminin tesis edilmesi her müslümana farzı ayindir.
Bu icabiyet bazı din alimlerince;
AKP 'ye oy vermeye indirgenmiş olsa da,
Gerçek inananların asli "farz-ı Ayn" ı budur.

29 Ağustos 2015 Cumartesi

Lider eksenli Kürt hareketi

Kürtler 1900 lü yıllardan itibaren özgürlük adına sayısız baş kaldırı bir o kadar şehid verdiler,
Arap Fars ve Türkler'e karşı.
Geç kalan Hürriyet'in,sosyolojik olarak  toplumsal hiyerarşik feodal yapı ve bu yapının zirvesine çöreklenenler belli makam ve menfaatler nisbetinde zaman zaman Kürt özgürlük hareketini tehir etmiş veya ettirmiş Hülasa sekteye uğratmışlardır,
 20. Yy Kürt hareketi öcalan liderliğinde ilk Savaşı'nı bu Yapıya verip başarılı olunca cephesini asli ve ebedi düşmanlarına çeviriyordu, bazen bu savaş karşı işgal devletlerinin gücü nispetinde çok acı veren  dramatik Ölümler i beraberinde getiriyor,
Her acı Kürt ulus bilincini daha da güçlendirirken bir sorun ortaya çıkıyor du,
Lider eksenli "Kürt ve Kürdistan"...
Tarihinde devlet olmaya bu kadar yakınken liderci Anlayış Kürdistan a kim sahip olacak Yada kimlerin lideri sahip olacak gibi yersiz ama Faşist bir olguya everiliyor du...
Bu olgu KDP de ,Ynk de PKK  de de aynı süreçte ilerlerken en tehlikeli ,tapınmacı  guruplar PKK de gün yüzüne çıkıyor...
Bu sorun ,
Militarist veya sempatizan PKK ci Kürtler'in nezdinde Apo bir peygamber  hüviyetine büründürülürken bilinçli veya bilinçsiz en büyük tarihi hatay'ı Şura'da yapıyordu ;
Yıllardır islamcı/sosyalist Ayrım ile bir araya gelemeyen kürtler  7 Haziran seçimlerin de bir devrim gibi birleşiyor Zafer elde ediyordu..
Ancak parti idarecilerinde olmasa da Tabanı teşkil edenler Apo'yu peygamber görürler se davaya Katılan inançlı insanları küstürecek , uzaklaştıracaklardır bu düşünce ile hareket etmek demek düşmanlarımızın ekmeğine yağ çalmaktan başka birşey değildir..
Birşeye inanır veya inanmazsınız bu sizi bağlar,
Ama oluşturduğunuz bir felsefe veya inanç sizden olan kendi milletinizin ilahi değerlerine zarar veriyorsa  bu enbüyük ihanettir..
Kürt ve Kürdistan. Kıyamete kadar var olacaktır,
Barzani ,talabani ve Apo olmasa da.
Liderler ne Tanrı'dır ne peygamber,
Kürt halkı içine bu fitneyi sokanlar biliniz cahil değilseniz hainsiniz....

13 Ağustos 2015 Perşembe

Erdoğan ne istiyor

AKP kendi değerleri ile çelişen bir politika izliyor,tehlikeli bir iç savaş zeminini hazırladığının farkında değil,
Çünkü etraflarına çöreklenmiş akılsız danışman gürûhu sürekli pohpohlamalar ile partiyi ve idarecilerini şişiriyorlar,
     AKP 12 Eylül politika ve kanunlarını içten içe red ettiğini üstü kapalı da olsa deklare edince muhafazakar ile birlikte orta sol ve liberal oyları da kapıyordu,
Bu başarı ilk dönem onları kibre ve atalete düşürmediği için  sürekli kazanan oldular,
Ustalık dönemi dedikleri dilim de  ustaca aşırmayı,kirli ihaleler, makaracı vekil ,zarrab'cı tayfa işin içine su koyverdiler,
Basiretleri bağlandı ....halkın emekli ve asgari ücretlinin maaşına göz diktiler ,
Bu yoksulluk tabanda yaşanırken idareciler Zırhlı ve lük araçlar,özel Uçaklar ve bu halkın kaldıramayacağı lüks saray....
 Pişkin ve ahlaksızca bu rezilliklerini savunmaktan da utanmadılar,çerez parası deyip halkı aptal! Yerine koydular, aslında aptal belliydi kral çıplaktı ancak,
Şans ve cemaat mekânizması onlardan yanaydı, ta ki paralellikleri. Ortaya çıkıncaya dek,
Cemaat Kadroları devleti ele geçirmiş ahtapotun kollarını çok Mahir bir şekilde keserken,
Firavun saltanatına zemin hazırladığını kestiremedi,
AKP bu konjonktürü aptala oynayarak bazende "neler oluyor" gibi afalladılar,
Ama cemaat işini iyi biliyordu,
Tüm gizli ,özel yazışma ve Konuşmalar kayıt altına alınınca ,laik kesime gizli tehdit veya aşikar devletten el çektirildi ..
Bunları halk sandı ki AKP yapıyor desteği biraz daha artırdılar.
Çünkü laik Kemalist. Kesim yıllarca bu ülkeyi sömürüyor, yeni TC nin kurucusu olduklarını düşündükleri için de devlete çöreklenerek beyaz Türk'leri oluşturuyorlar dı.
 AKP  bir nefes ve halk hareketi olarak siyasete başladı doğru bir hareket idi lakin şimdi laik Kemalist topluluğun çok kötü bir Kopyası oldular,
Islamdan Bi haber islamcı (ki sentezci ve siyonist)lar AKP yi "helal sertifika" fetvalarıyla kutsarken,
Halkın bu zokayı yuttuğunu sandılar, tepeye de yutturdular.
   Halk derin bir hafızaya ,Sabırlı bir Kültür'e sahiptir ilk devrilme/sarsılma darbesini vurdular 7 haziranda  ancak aymazlar bunu
Tatlı bir ikaz olarak telakki ettiler.
Ve halen gaflet uykusunda donkişot ve sanço'su hem Türkiye hemde Ortadoğu'ya nizam verme Politikaları ile derin hayaller için de ülkeyi ateş çemberi içine sokmak üzereler .
Barış sürecindeki istikrarsız ve samimi olmayan bir yaklaşım tarihi ve ebedi Kürt-Türk kardeşlik Duvarı'nın temelini dinamitledi,
Halk huzursuz öfke barut gibi,
Bu mazi ve olgu ile girecekleri bu erken seçimi de kaybedecek ve  milleti tamir Görmez dertlere düçar edeceklerdir,
Cemal ve Mithat Paşa'ların hayalleri de böyleydi sonu hüsran oldu..
Amerika ve Batıya ;halktan gizledikleri tavizler) açtıkları teloransı içe dönüp Kürde açabilselerdi Batı'nın Kürt Kartı da düşecekti,
Ama sahip oldukları sünni'lik dini ve büyük Türklükleri buna engel oluyordu
 Velhasıl AKP öze dönmedikçe,Davidoğlu ve Akdoğan'ın kurtulmadıkça hezimet kesindir

24 Temmuz 2015 Cuma

Kürtler ne istiyor, devlet ne anl(am)ıyor

TC yüzyıldır paranoyak bir zihniyete gömülmüş, herkesi düşman  ve Türkiye'yi bölen Görüyor,
1920 den bu güne verilen faşist eğitim neticesinde on yılda Onbinlerce nur(suz)lu genç yetiştirdiler.
Zaten Osmanlı da eğitim ,ilim,hukuk çökmüştü (1700 lü yıllar ve sonrası ),
Bu cehaletler ile hemhal olmuş, dini siyonist bir idrak ile anlayan/kavrayan, kendinden Başkasını düşman gören bu idrak Türk'leri içe dönük ve çok şüpheci bir duruma sokmuştur,
Parçalanan Osmanlı dan geriye kalanlar Irkçı bir kimliği tercih edip milli ve Irkçı bir devlet tesis etmeye çalışırken,
Bu toprakların kadim yerlisi Kürtleri unutuyorlardı.
Herkes Türk ve Türk olmalıydı .aslına yabancı devşirilmiş insanlar mal bulmuş Mağribî gibi bu mefkûreyi başlarına taç edip,Türklük. Adına ne kadar övgü ve Hamasi Söylem varsa söylediler neşrettiler.
Unuttukları Kürtleri ne yapacaklardı;
Güneş dil teorisi diye bir saçmalık ile onları türkleştiremediler,
Öyleyse onları bütün medya unsurları ve konferanslar da "Ti"ye alacak,tahkir edecek ve böylece aslından utandırıp Türk yapacaklardı.
Ne yapıyorlarsa bu Kürtler asimilasyona mukavemet gösteriyor kendi dinamikleri üzerinde doğrulmak istiyordu,
Genç TC  devleti öyle ise politika değiştirecek, tenkil, kıtal,tehcir, hapis gibi devlet kudreti isteyen hareketleri masum ve mazlum Kürtlere uygulayacaklardı,
Uyguladılar...hayasızca, insafsızca çünkü Faşizmin ,(Irkçılığın)dini yoktu,bilakis kendisi bir dindi.
Bu baskılar attıkça Kürt ve Kürdistan duygusu yüreklere yerleşiyor 30'ayakın Kürt isyanı patlak veriyordu,
Çanakkale ve yemende kendilerine Sırt dönmeyen ve ilk Müslümanlığı tercih eden bu millet (Kürtler) i bu defa Türkler dönüştürmek adına faili Meçhul (fail aşikâr) lerle beyin Takımı'na suikastler düzenlemekten geri kalmıyordu.
     21.asırda dahi bu zihniyet ile hareket eden TC Kürtleri sindiremediğini görüp Zulmün şiddetini artırarak şunu elde etti;
"Kürtleri yitirmek".
Yitik Kürtler 50 milyona yaklaşan nüfusu ile Ortadoğu'da bir güç olarak Batılıların ilgisini çekti,zaten Arablar Uyanıyor,İran ile  sorunlar var , TC eski hayalleri ile neo Osmanlıcılık gibi emperyal bir Hülya ile meşgul iken Şark ul Avsata nizam Kürtler ile verilecekti,
Zaten 1900'lü yıllardaki İngiliz'lerin A Plan'ı iken bu strateji, Kürtler'in Osmanlı'ya ihanet etmemesi üzerine ikincil dereceye düşüp,Arablar  A Plan'ı oluyordu.
Bugün eski A Plan'ı tozlu raflardan inmiştir, yaklaşık 25 Yıldır bu zemine göre politikalar geliştirilmektedir.
Bu Batı'nın Ortadoğu için öngördüğü stratejidir, doğaldır,adamlar işini yapmaktadır,
     Peki içe dönersek;
TC Türkler için ne yaptı, hala Kapıkulu mantığı ile Türkleştirmek , Misak-ı milli şuuru ile hareketten başka bir şey yok....
    Peki Kürdistan bu topluluk için bir hak değilmidir, Arap Türk Fars Urdu. Bunlar devletler kurarken Kürdistan niye kurulmasın/ kurulmadı?
Çünkü dört parçaya bölünmüş Kürdistan Irkçı devletlerin işgali Altın'da kalmış devlet olursa toprak ve güç kaybedeceklerdi, üstelik farklı bir refleks ile sanki başka düşman yokmuş gibi Kürdü birincil düşman gördüler,
Islâmcı! Denilen yazar kırıntıları hormonlu ümmet bilinci üflerken, sosyalistler enternasyonalist bir Anlayış pompalıyorlardı , Kemalistler Kürdü kendine Eşit dahi görmeyecek kadar Irkçı ve hayvani bir dürtü ile hareket etmekteydi..
Gerçekten ne islamcısı ve ne de sosyalisti 
Gerçek iman etmiş müttakîler değillerdi.
Her iki kesimde Kürdü Tc'ye ilhak etmenin  Şeytani düşünce tarzına uyuyorlardı,
Yegane gayeleri çevir kazı yanmasın Politikaları ile Kürdü devşirmek,türkleştiremedikleri içinde türkiyeselleştirmekti.
Kürtler uyandı beyler...
Ya insaf ve merhamet ile kürd ile kolkola girip güçlü bir medeniyet oluşturacaksınız (bu da dil,eğitim,kültür,sosyolojik tüm etkinliklerde Türk'ün yanına Kürdü de yazarak).
Yada Kürtlere kendi menfaatleri Karşılığında devlet Vaad eden batı ya kendi elleriniz ile teslim edeceksiniz..
   Çok mu zor olurdu sizler Arapça,Türkçe,eğitim görürken kürdümde Kürtçe okuyup yazması insani bir hak değilmiydi bu..
Münafıklığın alametlerinden biri de hakikati duyduğunda yüz çevirip hakaret etmesidir....

4 Temmuz 2015 Cumartesi

Daiş'in üç aylık Ömrü kaldı

Daiş Batı'nın yıllardır Müslüman coğrafyada oynadığı oyunlardan bir oyundu,
Lawrence gibi...
Uluslararası bağlantıları, elde ettiği lojistik destek ve  askeri mühimmatlara çok kolay erişimi, en önemlisi kitleler halindeki savaşacak personelin çok hızlı bir şekilde aynı bölgeye sevki ve organize hareketleri...
Harab olmuş bir devlette kendi idare sistemini kurup kendi ekonomik yapısını oluşturması ...
Bu Tür faaliyetleri bugüne kadar hiçbir gayri Meşru bir örgüt gerçekleştiremediği gibi bu alt Yapıya da sahip  olamamıştır,
Tabi uluslararası bir konsorsiyumum eli bu işe karışmadıkça...
Ve beklenen son;
Sina yarım adasından İsrail'e atılan üç füze ne anlama geliyor,
Bu hareket şaibeli kukla bir yapının daha sonra başka yerlerde de kullanılması adına,
Müslüman coğrafyada takdir toplaması, bu örgütün Batı menşeli Servisi'lerin kullanmadığı bir algınınoluşturulması...
Önemli bir nokta da şudur;
Personelin %90 nı bu örgütü islami sanan cahil cihadcılardan oluşmuş olmasıdır bu şu anlama geliyor,
Lejyoner bir sistem yerine mükâfatını Allahtan bekleyen körü körüne samimi can feda edecek bir fedai ordusu...
  İsrail'e atılan üç roket ile Batılı güçler ;
Bir misyonu yerine getiren bu kirli örgütü bu vesile ile ekarte edecek ama Müslüman'ların gözünde de İsrail'e saldırdı diye yok edildi algısı yerleştirilecek
,
Çünkü günü ve zamanı geldiğinde başka coğrafyalarda bu sistem tekrar kullanılacaktır..

Diyanet niçin var

Diyanet rejimin rüzgar gülüdür, tarihte bel'am ibn-i Baura gibi nerede duracağını bilmiyen yanlış tasnif bilgilere sahip ehl-i ilim ama ne kadar ehl-i iman ,sorgulanma zamanı gelmiştir artık...
     Diyanet'in yozlaştırıcı birkaç icraatı;
İnönü döneminde camiler ahırlara dönüştürülür  sükut ederler,
Ezanlar Türkçeleştirilmiştir hemen Türkçe ezan okuma , hatta en iyiyi kim okur telaşına girerler,
     Menderes dönemidir;
NATO'ya girmek için insanlarımız Kore ye Savaş'a gönderilir, emperyalist ve her iki Tarafın da din ile alakası olmamasına mukabil bu Savaş'ta ölen Müslümanlar'a şehid sağ kalanlarına Gazi payesini vermekten haya etmemiş bir kurumdur diyanet.
ÖZAL dönemidir; Semra ÖZAL papatyalar gurubunu kuruyor, türban ve örtünmenin imandan olmadığının fetvasını alır Malatya müftülüğünden, mutludur. Çünkü Kocasını. Bir nebze köşeye sıkışmışlıktan beri etmiştir,
Muvahhid bir hoca gelir  Malatya müftüsüne;
Hocam örtünme imanın şartı mı? Müftü hayır deyince,
Osman hocadan okkalı bir kafa yer,
Osman hoca şöyle devam eder;
Kitaplara iman var müftü efendi kitaplara iman
Ve bu kitaplarda hicab ve Örtünme ayetleri var,
Sen kitaplara iman etmekten cildine iman etmeyi mi anlıyorsun der...
Diyanet budur...
Sünni dini (Emevi -Abbasi kültürü)nin temsilcisi kâh sultana hadim, kâh ordu komutanlarına ram...
Islâmın doğru ve pak anlaşılıp yaşanmaması için. Halk ile idare Arasında  sibop...
Şair;
Bir sabah uyandım minarelerden bir ses;
Tanrı uludur, Tanrı uludur,
Babam memurdur,
Devletin kuludur, devletin kuludur...
Allah'a kul rasülüne tabi olacak Müslümanlar'ı kesmeden diyanet artık lağv edilmeli ....
Bekir duvarcı

28 Haziran 2015 Pazar

Savaşı kim neden istiyor

Savaşı Erdoğan istiyor,
3-sebebi  var 
1. Esad'a olan düşmanlığı adını dahi söylerken (Esed) diyecek kadar histerik.
2. İşid ve diğer Özgür hareket mevzi kaybediyor.
3. Muhtemel bir Kürdistanın. Kuruluyor olması.
1.başlık;
Esadı deviremedi, bu saldırgan tavrının ona Zafer getirmemesinin arka planını hesap edemediler,
Sevk edilen malzeme- Mülteci - iç kargaşa  ekonomiyi ve Erdoğan'ı yıprattı mutsuz ve asabileştirdi....
 2-tam net bilinmiyor Işid ile Aralarındaki  biyolojik /sosyolojik bağ  ama oradaki "öso" ya destek kesin orada Esad'a karşı bir savaş varsa bu ds Erdoğan'ın Şahsi  Savaşı'dır..
Başaramadılar üç yıl oldu kendi hesapları biryıl Ömür biçmişlerdi ..
Ypgnin kantonları birleştirecek olması ile kesilecek olan Sevkiyat alanı kapısını kaybetmek istemiyor,
Kapı gidince savaş tersine dönebilir ve bu dönüş Türkiye'de deprem etkiside yaratacaktır.
3-
Akdeniz'e açılan bir kürdistanın Tc'nin felaketi.  Olacağını   Kulağına fısıldayan Davidoğlu,
Kürtler ile kardeşlik hikayesine girecek olursak bu idarecilerin ne kadar murai ve hilekâr olduğu ds ortaya çıkacaktır 
İnşasllah 2. Yazımda....

7 Haziran 2015 Pazar

AKP neden kaybetti

08.06.2015
AKP önceleri halkın Özlem duyduğu bir liderlik duygusu ile yola çıkıyor, mazluma ses ,israfa engel, adam kayırmacılığına son,
Halkın kendini anlatabileceği "beyaz masalar" ...
"Lojmanlarda oturmayacağız" ülkede ki her yurttaş aynıdır, ileri demokrasi,yasaksız bir ülke Vaad ettiler.
Peki sonra; bazı şeylerde yan Çizme'ye başladılar,yasaklar getiriyor, kişisel hürriyetler kısıtlanıyor,Kürt  sorunu yoktur,
"Bizden neyiniz eksik"(Kürtler için),
Tek dil, tek bayrak İran ve İsrail gibi içe dönük siyonist bir yapılanma..
Laik ve Kemalist cuntacıların Müslüman kesime yaptığı zulmü, polis devleti zorbalığının aynını  laik kesime uygulamaya başladılar,
Paranoyaları o kadar arttı ki "şehzadeleri katleden Sultan"gibi paralellerine dahi kast ettiler iktidar hırsı ,siyonist bir Yapılanma duygusu gözleri kör ediyor,
HSYK nın yapısı dahi değiştiriliyordu...
Aynı laikler gibiydiler....
Sonra"halkın feryadlarına kulak tıkıyor,"ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler" israf için ise "çerez parası" deniyor,
Kral'ın çıplaklığını ,jöleli dalkavuklar, nemalandırılmış patronların basın kalemşörleri maharet ile gizliyor, ve Tayyib'e en büyük ihaneti yapıyorlardı....
Asgari Ücret yeterli gibi sözler söylenirken,
Emeklinin aldığı Maaş kadar hakim ve savcılara seyyanen Rüşvet gibi zam yapılıyordu.
Bu halkı sindirmek ve Hükümet'i güçlü kılmak adına yapılıyordu...
Iktidar sarhoşluğu onlara büyük hatalar yaptırıyor, "ayetlere makara" İran'lı tüccar "zarrab'ın önüne yatıyorlar" bir bakan "Köylüye takla at bakiim" başbakan; "Ananı... Al da git" ve "sen kim oluyorsun ulan"....
Peki siz kimsiniz bayım;
Allah'ın 99 esmasının üzerinize tecelli etmiş ,Allah'ın Yeryüzündeki gölgesimiydiniz...
Yoksa acıkan,acıyan,uyuyan bir aciz mi!
  Ana ve bacılarını sana kurban edenlerin seni zerre kadar sevmediğini, kuyruklarına basınca da sana ilk darbeyi onların vuracağını unutma...
Bekir Duvarci 08/06/2015


27 Mayıs 2015 Çarşamba

Din-siyaset -AKP

Muaviye Suriye valisi, (640 Yılları) Osman halife,
Devletin sahibinin halk olduğu Yılların sonu.devlet artık soysuz soyluların Dönemi'ne geçecek, İslam tarihinin en acı olayları bundan sonra çıkacak...
Konu aslında muaviye , Şeytanı kıskandıracak kadar sinsi,
Şam valisidir Ebu zer de Şam'da mukim.
Muaviye büyük bir saray yapar (ona göre gece kondu -çerez misali)
Ebuzer bu firavun Saray'ına karşı durur;
Ey muaviye bu sarayı kendi paran ile yapıyorsan israftır,
Halkın teberru,bağış,haraç vs.. Ile ise haramdır der.
Birilerinin hazreti Muaviyesi Osman bin affana Müracaat eder ;
Bu Ebuzer benim çarkıma çomak sokacağa benziyor bunu burdan alabilirmisiniz(Mercedes-saray-uçak vs.vs)
Osman ebuzeri iki keçi ve Hanım'ını almak kaydıyla Mekke dışında ikamete zorlar yani tehcir- Sürgün edilir.
Ebuzer,islâmın ilk neferlerinden, Yiğit, asil
Şerefli ,
peygamberin; bu Yeryüzü senin gibi bir insanı ne Görmüş nede içine alacaktır ey Ebuzer ,sözünün Muhatabı....
Muaviye mutlu,
Anasını babasını ve dahi evlatlarını Osman'a kurban edecek laflar Söyler
Çünkü dümeni Kaim olmuştur,
Ganimetten geleni herkese Eşit Bölen rasul gitmiş yerini onun halefi! Yim diyen akbabalar türemiştir,
Ne acıdır ki bu güç ve zenginlik İslam!!!
Ulemasını da cezbetmiş zulme susmuş,
Evladı resule düşman olmuşlardır..
Yıl 2015 
Olaylar ne kadar da benzeşiyor tarih tekerrürden ibarettir.
Tarihten Asla ibret alınamaz çünkü dalkavuklar,jöleli "çücuk"lar, put seviciler
Az bir menfaat karşılığı tenzili Rütbe eyleyip bel'am'laşan belhum adal....
Din bu akıllarda ilk saflığı ile durmaz,
Sağlam referanslarımız yoksa dıştan müdahale, yönlendirme ve yozlaştırma Mukadder olacaktır.
Bir bakmışsınız ki din islâmın karşısında
Başka bir hüviyete bürünmüş,
Cemaatler, tarikler ve partilerin tahakkümü altında şamar oğlanına dönmüştür..Allah Kur'an da en çok "Akletmemiz" ile alakalı ayetler göndermiştir,
Az okuyor, az düşünüyoruz.
Duygu ve yargı melekelerimizi parti liderlerimiz görsel medya ile bize hıfzettiriyor,
Deli dumrul gibi köprü yapsa kuru nehir üstüne  gerekli imiş Muş mış larla kabulleniyoruz çünkü psikolojik şuuraltı işleme nakkaşları bu işte Çokça mahirdir...


13 Nisan 2015 Pazartesi

Hristiyanlara benzemek

"Bu ümmet geçmişteki gibi putlara tapmıyacak,
Ama gizli şirk koşacaktır"
    "Gizli şirk; gece karanlığında ki siyah karıncanın kıpırdıtısı gibidir"
 "Siz yahudi ve hrıstiyanlara benzemeye çalışacak,
Onların dinine girmedikçe de onlar sizden asla razı olmayacaktır"
Müslümanım diyen unsurların itikadi sorunlarını bu üç başlıkta sıralayabiliriz.
Hristiyanlara benzemek:
Giyim kuşam ile değildir bu,şeklin ve şekilciliğin imana asla katkısı olmaz olamaz,
Benzeyiş duygusu sünni ve şii dinlerinde göze çarpmakta bu siyasi ekoller kendilerini islam ve islamiyetin yegane temsilcileri oldukları gibi bir yalan, riya, ve cehalet ile öne sürmektedirler,
 İsa'nın doğumunu kutlayan isevileri topa tutan bu hastalıklı idrak,
Kendi yanlarında kutlu doğum haftaları ile isevilere taş çıkartmaktadırlar,
Hatta şiiler  imam mehdinin doğum yılını dahi kutlayacak kadar işi ileri götürmektedir....
    Şirk ;
Mekkeli putseverlerin ;
Biz bunlara tanrı diye tapmıyoruz ki !!
Bunlar bizi tanrıya ulaştıran vasıtalardır,
Mevcut tarikatçıların kendi şeyx ve mürşidlerini bu paye ile adlandırmasını da bu kıstas gereği ele alırsak fark olmadığını göreceğiz...
  Hülasa bu hastalıklı düşünceler Muhammed a.s 'ın bize getirdiği din de olmayan,
Bid'at ve kültürel mirasın dine aktarılması sonucunda ortaya çıkan  Sünni ve şii dinlerine ait görüş ve yaşam biçimleri olarak tarihte yerini alacak ve almıştır....